25 Ocak 2013 Cuma

BİR İŞSİZİN GÜNLÜĞÜ - II


BİR İŞSİZİN GÜNLÜĞÜ – II: Ataleti Yenmek

                Atalet duygusu… Bazen insanın üzerine öküz oturmuş gibi olur. Hiçbirşey yapmak istemez bünye. Sebep? Aynı anda birden fazla iş yapılması gerekmektedir. Hangisini önce, hangisini sonra yapacağını bilemezsin. Vakit geçtikçe iş öyle bir raddeye gelir ki hangi işi nasıl yapacağını da bilemezsin, çünkü sıkışmışsındır. Bunun için gayet etkili ve güzel bir çözüm buldum.  Artık saçma sapan işlerim bile planlar dahilinde yürüyor. Herşeyi yazmaya başladım. Tüm hayatıma dışarıdan bakma fırsatını buluyorum ve anladım ki ne kadar çok yapılması gereken şey olursa olsun, vakit planlandıysa ve boş işler için ajandada yer yoksa bütün yapılması gerekenler halloluyor. Yani diyorum ki, o “nedensiz yere hiçbirşey yapamama, iradesiz davranma” üzerine oluşan atalet duygusu ancak böyle yenilebilir.
                Elbette bu duygunun oluşmasında geçmişte yaşanan ve sürekli tekrarlanan başarısızlık tecrübeleri de bir etken. Bu tecrübelerin olumsuzlamalarından kurtulmak için de hiçbir zaman unutmamamız gereken bir şey varsa, o da herşeyin bir sonu olduğudur, kötü tecrübeler hiçbir zaman durumu kanıksamaya dönüşmemeli. Pazartesi diyete başlayıp Çarşamba günü bırakanlar, hiçbir zaman diledikleri görünüşe kavuşamayacaklarını düşünür ya, bu da onun gibi bir şey. Onlar hiçbir zaman kendi yaşam stilleri ve yeme alışkanlıklarına uygun ve uzun vadeli diyetlere değil de hızla kilo verebilecekleri türden bir diyete başlamışlardır ve o yüzden sürekli diyet halinde olan şişkolardırlar. Misalen ben de hep ikiden fazla yabancı dilim olmasını hayal etmiştim. O hayal ettiğim zamanlar oturup bunun için plan yapsam gerçekten de şu anda birkaç yabancı dil biliyor olabilirdim. Çünkü bu hayali kurduğumun üzerinden çok uzun yıllar geçti. Ama bu farkındalığa erişmek de bence bir kazanç. Atalet duygumu yendim ve birşeyler yapmaya başladım.
                Okumak ve yazmak benim için çocukluğumdan beri bir tutkuydu. Ama bunu hiçbir zaman sistematik bir hale getirmemiştim. Hoşuma giden ne görürsem onu okur, bir yerlerde çalakalem birşeyler yazar ve sonra o yazdıklarımın nerede olduğunu dahi unuturdum. Şimdi bu okuma işine daha tematik ve programlı yaklaşıyorum. Örneğin şu sıralar sosyoloji bilimine dair okumalar yapıyorum. Etkili okuma yapmak kesinlikle çok farklı. Bir metni okurken anlayamadığım bir ifade veya kavramı farklı yerlerden araştırıyorum ve o esnada bambaşka şeyler de öğrenirken buluyorum kendimi. Önemli ve etkili gördüğüm yerleri not ediyorum. İnanın bu şekilde okuduğumda duyduğum haz çok farklı. Bu durum bir başkası için bir anlam ifade etmiyor olabilir, çünkü o kişi bu durumu çok önceden farketmiş ve uyguluyor olabilir. Ama bende değişiklik yarattı ve paylaşmak istedim.
                Bu günlük işsizlik günlüğüm burada noktalansın, bugün biraz didaktik bir anlatım yapmış gibi oldum ama niyetim sadece yazmak ve bunu sırf kendim için yapıyorum. Bir sonraki yazımda bazı bencilliklerin gerekliliği üzerine çene çalacağım. Nokta.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder